🏛️ Siyaset ve İç Gelişmeler
- Bahçeli’nin Konuşması ve Cumhur İttifakı Dengesi: MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin grup toplantısında yaptığı konuşma, Cumhur İttifakı’nda olası çatlak iddialarını şimdilik bastırdı. Bahçeli, “Demirtaş–Öcalan arasına mayın döşeyenler” ifadesiyle hem DEM Parti içindeki tartışmalara hem muhalefete yüklendi. Erdoğan da kabine toplantısında Bahçeli’ye teşekkür ederek ittifakın “102. yıl jestiyle” devam ettiğini vurguladı. Ancak MHP kulislerinde “bakanlık ve atamalarda dışlanma” rahatsızlığı sürüyor. Erdoğan’ın kabinesinde MHP’li bakan bulunmaması, koalisyonun “tek taraflı yürüdüğü” eleştirilerini artırdı.
- “Terörsüz Türkiye” Süreci ve Yeni Tanım: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarında geçen “münfesih terör örgütü” tanımı dikkat çekti. Bu ifadenin, silah bırakma sürecine giren örgütleri kapsayan yasal bir düzenleme için hazırlık olduğu yorumları yapıldı. Af yasasının “münfesih örgüt” kavramı üzerinden formüle edilebileceği konuşuluyor.
- DEM Parti ve Ahmet Türk Röportajı: Kayyumla görevden alınan Mardin eski Belediye Başkanı Ahmet Türk’ün Sabah gazetesine verdiği röportajda “Erdoğan Atatürk’ten sonra tüm kurumlarda en güçlü liderdir” sözleri tartışma yarattı. Türk’ün Bahçeli’ye “saygı duyuyorum” demesi de parti tabanında rahatsızlık yarattı. Yorumcular, Kürt siyasetinde “devlete yakınlaşma” eğiliminin yeniden belirginleştiğini belirtiyor.
⚖️ Yargı ve Güvenlik
- Demirtaş Kararı ve Olası Tahliye: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Türkiye’nin Selahattin Demirtaş kararına yaptığı itirazı reddetti. Bahçeli, “hukuki süreç tamamlandı, tahliyesi Türkiye için hayırlı olur” diyerek olası bir serbest bırakmanın önünü açtı. Ancak henüz net bir adım atılmadı.
- Esenyurt Davasında 15 Yıl İstemi: İstanbul Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer için savcılık, “örgüt üyeliği” suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis cezası talep etti. Tahliye beklentisine rağmen bu karar, “belediyeleri geri vermeme” stratejisi olarak yorumlandı.
💰 Ekonomi
- TÜİK ve ENAG Arasında Fark: TÜİK, ekim ayı enflasyonunu %2,55 (yıllık %32,87) olarak açıkladı. ENAG’a göre ise yıllık oran %60. Açlık sınırı Türk-İş’e göre 28.500 TL’ye yükseldi. Asgari ücretin 26 bin TL civarında kalması, emekli maaşlarının ise Ocak 2026 itibarıyla 16.500 TL civarına çıkması bekleniyor.
- 23. Yıl Kutlamasında AK Parti Değerlendirmesi: AK Parti iktidarının 23. yılı vesilesiyle Efkan Âlâ ve parti yöneticileri “kalkınma devrimi” vurgusu yaptı. Ancak yorumcular, bu dönemi “yoksulluğun kalıcılaştığı, orta sınıfın yok olduğu, kurumların çöktüğü bir süreç” olarak nitelendirdi. Türkiye, OECD ülkeleri arasında en yüksek enflasyona sahip ülke konumunda.
👥 Toplum ve Sosyal Yaşam
- Gençlik ve Eğitim Raporu: Le Monde gazetesinin Türkiye raporuna göre, 18–24 yaş grubunun %32’si ne eğitimde ne istihdamda, kadınlarda bu oran %42’ye ulaşıyor. Türkiye, üniversite mezunlarının iş bulma oranında Avrupa’da son sırada. Sosyal yardım alan kişi sayısı 2012’de 8,2 milyondan 2024’te 11,6 milyona çıktı .
- Diş Hekimi İşsizlik Krizi: YÖK verilerine göre Türkiye’de 93 aktif diş hekimliği fakültesi bulunuyor. 2025’te 6.700 mezuna karşılık kamuya sadece 589 atama planlandı. 20 bini aşkın genç diş hekiminin işsiz olduğu tahmin ediliyor. Türk Diş Hekimleri Birliği, kontenjanların 5 yıl durdurulmasını ve devletin özel sektörden hizmet alımına yönelmesini önerdi.
🌍 Dış Politika ve Dünya
- Sudan’daki Çatışmalar ve Türkiye: Bahçeli’nin konuşmasında Sudan’daki Cancavid milislerini hedef alması dikkat çekti. Sudan’daki merkezi hükümetin Türkiye tarafından desteklendiği, Baykar’ın bölgeye SİHA sattığı iddiaları gündeme geldi. ABD basınında çıkan haberlerde, Türk savunma sanayiinin “vekâlet savaşlarında” etkin rol aldığı öne sürüldü.
📌 Genel Değerlendirme
4 Kasım’ın gündemi, Bahçeli’nin yön verici grup konuşması, Demirtaş’ın olası tahliyesi ve ekonomik tabloya yansıyan derin yoksulluk etrafında şekillendi. Hükümet kanadı, “münfesih terör örgütü” kavramıyla barış sürecine yasal zemin hazırlarken; muhalefet ve yorumcular, 23 yıllık iktidarın ardından “toplumsal çürüme ve kurumsal tahribatın” derinleştiğini vurguladı. Ekonomide enflasyon gerçeği ile TÜİK verileri arasındaki uçurum, toplumda güven krizini büyütürken; genç işsizliği, diş hekimliği fazlası ve sosyal yardıma bağımlılık Türkiye’nin geleceğine dair endişeleri artırdı.